Melekotu (Angelica archangelica):
Kırlarda, çayırlarda, ormanlardaki ağaçsız alanlarda, dere kenarlarında yetişen, hoş kokulu otsu bir bitkidir. Üç metreye kadar yükselen çeşitleri vardır. Dallarının ucunda küçük küçük ve top top çiçekler açar.
Gövdesinin içi boştur, dışı çizgilidir.
Taze sürgünleri yazın ilk ayında, iki yıllık kökleri ise ilkbaharda veya sonbaharda sökülür, çok iyi yıkanarak temizlendikten sonra uzunlamasına yarılır ve gölgede kurutulur. İnce kıyılarak hava almayan kaplarda saklanmalıdır. Aktarlarda zor bulunan şifalı bir bitkidir.
. Yaprak, sürgün ve köklerinden 40 gram kadarı 1 litre suda kaynatılır ve günde 3 bardak içilir.
• Mide ve bağırsak hastalıklarına iyi gelir.
• Hava yutmaya ve bağırsak spazmına iyi gelir.
• Sindirim sistemini destekleyici olarak iştah açar, hazmı kolaylaştırır.
• Sinirleri kuvvetlendirir.
• Romatizmaya iyi gelir.
• Terletir.
• Yorgunluk giderir.
• Safra salgılarını arttırır.
• Nekahat devresinin kısa sürmesini, hastalığın çabuk iyi olmasını sağlar.
• Tek başına veya “Biberiye” ve “Sinirli ot” ile beraber kaynatılıp balla tatlandırılarak içilmeye devam edilirse Astım’dan ileri gelen nefes darlığına iyi gelir.
• Verem, kronik bronşit ve asabi astıma şifalıdır.
• Karaciğer yetersizliğine ve raşitizme çok etkilidir.
• Kadınlarda cinsel soğuklukta ve beyaz akıntıda, ağrılı ve az olan âdetlerde çok faydalıdır.
1 bardak kaynar suya 20 gram kadar ince kıyılmış “Melekotu” kökü konulup, demlendikten sonra günde 2-3 bardak içilirse “Astım”a iyi gelir.
• Kekik otu ile beraber kapanatılıp içmeye devam edilirse; kanı temizler, kan dolaşımını düzenler.
• Taze yapraklarından çıkan su, bir pamuk parçası ile diş çürüğüne konursa ağrıyı keser.